HerseyBurada

HEİDİ FİLMİ YORUMUM : "HEİDİ" BİR ÇOCUK DRAMIDIR..



Çizgi film sevmeyen var mıdır? Yoktur sanmıyorum. Biz koca eşeklerin evinde çoluk çocuk olmadığı halde çizgi film kanalı açık duruyor ise:) demek ki baya seviyoruz. Animasyon filmleri ise, daha çıkacak haberini alınca not edip beklemeye başlıyor ve ilk hızla seyrediyoruz. Üstelik bir kez seyretmek yetmiyor, bize, sıkıldıkça tekrar tekrar izleyebiliyoruz.


Heidi çizgi filminin yeni versiyon filminin çekileceğini duyduğumdan beri, mutlulukla bekliyordum. Çünkü çocukluğumuzda seyrettiğimiz yegane bir kaç çizgi filmden biri olan Heidiyi hepimiz çok severek izledik. Hikaye olarak piyasaya çıkan Heidinin yazarı bayan "Johanna Spyri". Kendisi bu çocuk kitabını 1881 yılında ve 53 yaşında yazıyor. Daha sonra kitabı çizgi film haline getirenler Japonya oluyor. Yani bizim izlediğimiz versiyon japonların çektiği .Sonrasında bir çok ülke zaman zaman bu kızın hayatını anlatan film yapıyor. Sonunda İsviçreli yönetmen kendi hikayelerine el atarak bu filmi tekrar çekme kararı alıyor.



Format Animasyon serisi
Tür Drama
Senarist Isao Takahata
Ülke Japonya
Bölüm sayısı : 52
Prodüksiyon
Yapımcı Nippon Animation
Gösterim süresi 21-22 dakika
Yayın bilgileri
Kanal TRT (1976-1977)
CNBC-e (2003)
Kanal 1 (2007-2008)
Kidz TV (2014-)


Düşünüyorum da çocuk yüreğimizle, heidinin hayat dramını bence pek algılayamadık. Yani en azından ben hiç böyle hissetmemiştim . Mutlu mesut bir kız çocuğuydu benim için. Hepimiz onun gibi olmak istiyorduk. Sadece onun o güzel pembe yanaklarını, somun ekmeklerini ve çatı katındaki odasını hatırlıyorum. Çıplak ayakları içimi burkmuyor değildi tabi. Ama yinede gerçeği hiç fark etmemiştim. Clara'nın bacakları beni daha çok üzüyordu mesela...


Şimdi öğreniyorum ki, o "çıplak ayaklar" bir devrin ve dramın işaretiymiş. Yaratıcısı bayan "Johanna Spyri", yazdığı "Heidi" isimli çocuk kitabı aracılığıyla, çıplak ayaklı çocuklar diye bilinen, İsviçre'nin köle çocuklarının hayatını anlatmış. O dönemlerde yetim kalan veya fakir olan aileler çocuklarını zengin ailelere satar ve onların üzerinden gelir sağlarlarmış. Bu çocuklar verildikleri evlerde hor görülüp, dışlanıyorlarmış. Bu konuyla ilgili derin bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. Okurken içim parçalandı. Bunları bilmeden gittiğim bir filmde neden duygusallaştığımı şimdi daha iyi anlıyorum. 



Biliyoruz ki, "Heidi Adelaide" bu çocuklardan birisi.

Bu nedenle başlığı mı dram olarak attım. Çünkü Filmi izlemeye gitmeden önce, konusunda Aile, macera yazıyor. Olması gereken kulvar bu değildi. Ama çizgi film açıklamasında, konu dram olarak yazılmış. Doğrusu da buydu..


Filme gelirsek; konuda kopukluklar vardı. Büyük ihtimal fazla sahneler kırpılmış..

- Mesela teyzesi Heidiyi, getirip dedesine bıraktı. Bir iki gün sonraki sahnede ,Heidi'nin o güzel dalgalı uzun saçları kısa kesilmiş, ve üstünde erkek kıyafetleri ile görüldü. Hangi arada kesildi ve o kıyafetleri nereden buldu. Sır...

- Köylü halk tarafından Alp Dedenin bir adamı öldürdüğü söyleniyor, ama neden, gerçek mi? Yalan mı? Neden böyle bir dedikodu var ? Sır... Açıklama ayrıntı vs yok..

- Alp dedenin neden dağlara kaçarak, insanlardan uzakta yaşamayı tercih ettiği ve aslında çok iyi bir iyi yürekli iken neden insanların ondan nefret ettiği... Sır.

- Alp dedenin alkolik olduğu gerçeği .. Sır
Biz filmi ve konuyu bildiğimiz için, parçaları birleştirebiliyoruz. Ama yeni nesil için Heidi bir muamma olarak kalacak. Yapımcı ve yönetmen bir çok konuda kendi kafalarına göre açıklamaya gerek yok nasılsa biliyorlar edasında gitmişler. 

15 Nisanda gösterime giren film de Alp dedeyi, Bruno Ganz oynuyor. Pamuk sakallı bir dede olan Alp dede rolünde çok başarılı buldum kendisini..


Heidiyi ise; Anuk Steffen isimli bir kız çocuğu canlandırıyor. 11 Yaşındaki Anuk, hakkında pek bir bilgiye ulaşamadım. Ama bu ismi ve yüzü unutmayalım, gelecekte onu bence bir çok filmde göreceğiz. Sanırım bu ilk filmiydi:) Öyle tatlı ki..

Sinemada bir anne, iki 12 yaşlarında çocuk ve ben vardık. Çocukların filmi çok sevdiğini sanmıyorum. Bir şeyler öğrenmişlerdir, ama büyük ihtimal eğlenmemişlerdir. Alp dağların muhteşemliği görülmeye değerdi.

Ben ise filmin çoğunu ağlayarak geçirdim:) Çocuk filmleri beni hep çok etkiliyor.


Şimdiden iyi seyirler..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder